Sitenizesayac.com
   
  bu vatan bizimdir sahip cikalim
  sevr anlaşması
 

Sevr Antlaşması hakkında bilgi

Sevr Antlaşması, Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra İtilâf Devletleri ile Osmanlı Devleti arasında 10 Ağustos 1920'de imzalanan antlaşma. Bu antlaşması Yunanistan dışında hiçbir devlet tarafından onaylanmamış ve yürürlüğe girmemiştir. Bunun yerine İtilaf Devletleri ile Osmanlı arasındaki savaş hali 24 Temmuz 1923'te imzalanan Lozan Antlaşması ile sona ermiştir. Antlaşma adını, son müzakerelerin ve imza töreninin gerçekleştiği Paris'teki Sevr banliyösünden alır. ...

Sevr Antlaşması Birinci Dünya Savaşı sonrasında
Birinci Dünya Savaşı, 1914 yılında Avrupa'da başlamış, ancak dünyanın dört bir yanındaki ülkelerin katılması ve diğer kıtalardaki sömürgelere de yayılması nedeniyle "dünya savaşı" olarak adlandırılmıştır. 1914'te başlayan savaş 1918 yılında sona ermiştir. 30 Ekim 1918'de Osmanlı Devleti Mondros Mütarekesi'ni imzalayarak savaştan çekildi.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
itilaf devletleri ile Osmanlı Devleti arasında imzalanan antlaşma. Birinci Dünya Savaşı sonrasında

...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
itilaf devletleri, savaştan sonra yenilmiş devletlerle ayrı ayrı barış antlaşmaları yapmışlardı.

...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Osmanlı Devleti ile hemen barış yapmaya yanaşmıyorlardı. Hazırlayacakları barış şartlarını
Osmanlı Devleti, 13. yüzyıl sonlarından 20. yüzyılın ilk çeyreğine değin varlığını sürdüren Türk devleti. Anadolu'da kurulmuş, sınırları tarihi boyunca çok değişmekle birlikte en geniş döneminde bugünkü Arnavutluk, Yunanistan, Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya ye Akdeniz'in doğusundaki adaları, Macaristan ve Rusya'nın bazı kesimlerini, Kafkasya, Irak, Suriye, Filistin ve Mısır'ı, Cezayir'e kadar tüm Kuzey Afrika'yı ve Arabistan'ın bir bölümünü kapsamıştır.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Osmanlı Hükümetine kabul ettireceklerinden emindiler. Fakat mütarekeden sonra, aradan geçen iki sene içinde,
Osmanlılar ile ilgili olarak aşağıdaki başlıkları kullanarak bilgi alabilirsiniz.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Türk Kurtuluş Savaşı başlamış,
Kurtuluş Savaşı (İstiklal Harbi), 1. Dünya Savaşı'ndan yenik çıkmış Osmanlı İmparatorluğu'nun savaşı kazanan devletlerce paylaşılmasına karşı Türk ulusunun verdiği mücadeledir.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Ankara''da yeni bir
Ankara Türkiye Cumhuriyetinin başkenti ve ikinci büyük şehri. Nüfus bakımından İstanbul'dan, yüzölçümü bakımından da Konya'dan sonra ikincidir. Bolu, Çankırı, Kırıkkale, Kırşehir, Konya, Aksaray ve Eskişehir arasında yer alır. 38°33' ve 40°47' kuzey enlemleri ile 30°52' ve 34°06' doğu boylamları arasındadır. Batıdan doğuya, kuzeyden güneye transit yolların düğüm noktasıdır.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Türk Hükümeti kurulmuştu.


            Antlaşmayi imzalayan Osmanlı heyeti (soldan sağa doğru, Rıza Tevfik, Damat Ferid Paşa, Hadi Paşa ve Reşid Halis).
 
Antlaşmayi imzalayan Osmanlı heyeti (soldan sağa doğru, Rıza Tevfik, Damat Ferid Paşa, Hadi Paşa ve Reşid Halis).
Bu sırada İtilâf Devletleri
Türk kelimesinin aslı "türümek" fiilinden gelmektedir. Bu fiilden türetilmiş, kişi ve insan anlamında "türük" ve nihayet hece düşmesiyle "Türk" kelimesi ortaya çıkmıştır. Nitekim Anadolu'da bir kısım göçebeler de yürümekten "yürük" adını almışlardır. Türk kelimesi, ayrıca, çeşitli kaynaklarda; "töre sahibi, olgun kimse, güçlü, terk edilmiş, usta demirci ve deniz kıyısında oturan adam" manalarında kullanılmaktadır.

Coğrafi ad olarak Turkhia (Türkiye) tabiri ise altıncı yüzyıldak
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
San Remo Konferansında
San Remo Konferansı, (1920) Birinci Dünya Savaşından sonra, 19-26 Nisan 1920’de, Osmanlı topraklarının paylaşılması ve Türkiye ile yapılacak olan Sevr Antlaşmasının şartlarını hazırlamak için, İtalya’nın San Remo şehrinde toplanan milletlerarası konferans.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Osmanlı Devletine teklif edecekleri barış şartlarını hazırladılar.
Osmanlı Devleti, 13. yüzyıl sonlarından 20. yüzyılın ilk çeyreğine değin varlığını sürdüren Türk devleti. Anadolu'da kurulmuş, sınırları tarihi boyunca çok değişmekle birlikte en geniş döneminde bugünkü Arnavutluk, Yunanistan, Bulgaristan, Yugoslavya, Romanya ye Akdeniz'in doğusundaki adaları, Macaristan ve Rusya'nın bazı kesimlerini, Kafkasya, Irak, Suriye, Filistin ve Mısır'ı, Cezayir'e kadar tüm Kuzey Afrika'yı ve Arabistan'ın bir bölümünü kapsamıştır.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
22 Nisan
22 Nisan Gregorian Takvimine göre yılın 112. günüdür. Sonraki sene için 253 gün var (Artık yıllarda 254)
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
1920''de

...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Osmanlı Hükümetini Paris''te toplanacak barış konferansına davet ettiler. Padişah, eski
Paris Fransa'nın başkenti ve Île-de-France bölgesinin merkezidir ve Seine nehri'nin üzerine kurulmuştur. Tüm dünyada anıtları, sanatsal ve kültürel yaşamı ile tanınmış olan Paris aynı zamanda dünya tarihinde önemli bir şehir olmakla birlikte, başlıca ekonomik ve politik merkezler arasında yeralmakta ve uluslarası taşımacılığın geçiş noktalarından birini oluşturmaktadır. Moda ve lüksün dünya başkentidir ve "Işık Şehir" (Ville de Lumière) diye de anılmaktadır.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Sadrazam
Sadrazam, VEZİR-İ AZAM da denir. Osmanlı Devleti'nde bugünkü başbakan durumunda olan vezir-i azama verilen isim, padişahın vekili olarak görev yapar ve onun altın mührünü taşırdı. Divana başkanlık eder, padişah sefere katılmıyorsa ordunun başına geçer, bu görevi sırasında Serdar-ı Ekrem sıfatıyla padişahın bütün yetkilerini kullanırdı.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Tevfik Paşa''nın başkanlığında bir heyeti

...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Paris''e gönderdi.
Paris Fransa'nın başkenti ve Île-de-France bölgesinin merkezidir ve Seine nehri'nin üzerine kurulmuştur. Tüm dünyada anıtları, sanatsal ve kültürel yaşamı ile tanınmış olan Paris aynı zamanda dünya tarihinde önemli bir şehir olmakla birlikte, başlıca ekonomik ve politik merkezler arasında yeralmakta ve uluslarası taşımacılığın geçiş noktalarından birini oluşturmaktadır. Moda ve lüksün dünya başkentidir ve "Işık Şehir" (Ville de Lumière) diye de anılmaktadır.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
30 Nisan günü ise
30 Nisan Gregorian Takvimine göre yılın 120. günüdür. Sonraki sene için 245 (Artık yıllarda 246) gün var
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Mustafa Kemal,
Mustafa Kemal Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu, 1881 - 1938 yılları arasında yaşamış ulusal önder. 1881 yılında Selanik'te Kocakasım Mahallesi, Islâhhâne Caddesi'ndeki üç katlı pembe evde doğdu. Babası Ali Rıza Efendi, annesi Zübeyde Hanım'dır. Baba tarafından dedesi Hafız Ahmet Efendi 14-15. yüzyıllarda Konya ve Aydın'dan Makedonya'ya yerleşti.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümetinin kurulduğunu bütün devletlerinin dışişleri bakanlıklarına bildirdi. Bu suretle,
Türkiye Büyük Millet Meclisi Türkiye Cumhuriyeti parlementosuna verilen isim.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
İstanbul Hükümetine kabul ettirecekleri barış şartlarını
İstanbul, Marmara Bölgesi'nde il ve Türkiye'nin en büyük kenti. Tarih boyunca çeşitli imparatorluklara başkentlik yapan, 133 milyar dolarlık yıllık üretimiyle Dünyada 34. sırada yer alır. Türkiye'nin kültür ve finans merkezidir. İstanbul, 41° K, 29° D koordinatlarında yer alır. Marmara kıyısı ve İstanbul Boğazı (Boğaziçi) boyunca, Haliç'i de çevreleyecek şekilde Türkiye'nin kuzeybatısında kurulmuştur.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Türk Milletinin ve yeni hükümetin kabul etmeyeceğini haber vermek istemişti.

Paris''e gelen
Paris Fransa'nın başkenti ve Île-de-France bölgesinin merkezidir ve Seine nehri'nin üzerine kurulmuştur. Tüm dünyada anıtları, sanatsal ve kültürel yaşamı ile tanınmış olan Paris aynı zamanda dünya tarihinde önemli bir şehir olmakla birlikte, başlıca ekonomik ve politik merkezler arasında yeralmakta ve uluslarası taşımacılığın geçiş noktalarından birini oluşturmaktadır. Moda ve lüksün dünya başkentidir ve "Işık Şehir" (Ville de Lumière) diye de anılmaktadır.
...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Tevfik Paşa''ya barış şartları bi1dirildiği zaman: "Barış şartları bağımsız bir devlet kavramı ile bağdaşamaz!" diyerek görüşmelere girmedi. Esasen İtilâf Devletleri arasında da bir birlik yoktu.


...Detaylı bilgi için linke tıklayınız.
Fransa Güney Cephesinde Ankara Hükümeti ile mütareke yapmıştı. Müttefikler arasındaki bu anlaşmazlık barış görüşmelerini uzattı. İtilâf Devletleri, barış şartlarını diplomasi yoluy1a kabul ettiremeyeceklerini anlayınca, Yunanlıların Anadolu içlerine doğru ilerlemelerine izin verdiler. Bir taraftan da İngilizler Mudanya ve Bandırma''ya asker çıkardılar.

Tevfik Paşa''nın barış görüşmelerini terk ederek geriye dönmesi üzerine İstanbul Hükümeti, Damat Ferit Paşa başkanlığında ikinci bir heyet gönderdi. , Filozof Rıza Tevfik, Bern Sefiri ''ten meydana gelen bu heyet Paris''e giderek, Osmanlı Devleti için ebedî bir leke olan Sevr Antlaşmasını imzaladı ( 10 Ağustos 1920).

Büyük Millet Meclisi Hükümeti bu antlaşmayı tanımadı. Meclis " Misak-ı Millî"ye yemin ederek, Türk topraklarının parçalanmasına müsaade etmeyeceğini dünyaya ilân etti. Bu münasebetle Mustafa Kemal, ''İdamımıza hükmeden düşmanlarımıza karşı daha azimkârane ve daha kuvvetli mukavemet çarelerini düşünmek gerektiği''ni söyleyerek, bu antlaşmayı tanımadığını belirtti.

  • 1: İngiliz ve Fransız ortaklaşa işgal bölgesi
  • 2: Yunan işgal bölgesi
  • 3: İtalyan işgal bölgesi
  • 4: Fransız işgal bölgesi
  • 5: Ermeni işgal bölgesi
  • 6: İngiliz işgal bölgesi

    Sevr Antlaşması''nın Hükümleri

    
            Sevr Antlaşması sonucunda Türkiye
     
    Sevr Antlaşması sonucunda Türkiye
    Osmanlı Devleti, İstanbul ve çevresi ile Anadolu''da küçük bir toprak parçasından ibaret olacak, fakat Osmanlılar, antlaşma hükümlerine saygı göstermezlerse ve uymazlarsa, İstanbul da ellerinden alınacak. Osmanlı sınırları, Trakya''da Midye''nin çok daha doğusundan başlayarak Büyük Çekmece Gölü''ne inecek, bu hattın batısında kalan Trakya, Yunanistan''a verilecekti. Güney sınırı ise, İskenderun Körfezi ile Antalya Körfezi arasında bulunan ''ndan başlamak suretiyle Antep, Urfa ve Mardin''i dışta bırakarak Irak sınırına varacak.

    • Boğazlar, savaş zamanında bile bütün devletlerin gemilerine açık bulundurulacak ve özel bir bayrağı ve bütçesi olan bir Avrupa komisyonu tarafından kontrol edilecek.

    İngiliz, Fransız, İtalyan ve Japonlardan kurulacak bir komisyonun adli kapitülasyonların yerine geçmek üzere, koyacağı bir usulü Osmanlılar kabul edecekler. Kapitülasyonlardan bütün müttefik uyrukları yararlanacak.

    İngiliz, Fransız, İtalyan ve Osmanlılardan kurulacak bir komisyon, Türkiye''nin servetini düzenleyecek, bütçe üzerinde son sözü söyleyecek, Türk parasının cins ve miktarını belirleyecek ve bu komisyonun onayı olmadıkça Osmanlı Devleti iç ve dış borç alamayacak. Yıllık gelir, bu komisyon tarafından, komisyonun ve işgal kuvvetlerinin masrafları, savaş sırasında zarar görmüş olan Müttefik Uyruklarının zararları için ayrıldıktan sonra geri kalan, Osmanlılar için harcanacak. Osmanlı Üyeleri, bu komisyonda yalnızca danışman olarak bulunacak.

    • Azınlıklar, her derecede okul açabilecekler.

    Türkiye''nin askeri kuvveti, 10.000''i jandarma olmak üzere 50.000 olacak ve top bulunmayacak. Subayların %15''ini Müttefik veya tarafsız devletler subayları oluşturacak, zorunlu askerlik hizmeti olmayacak.

    Osmanlı Donanması sınırlı olacak, askeri uçak bulunmayacak. Türk Silahlı Kuvvetleri, Müttefik komisyonlarının kontrolünde olacak.

    • Antlaşmanın uygulanmaya başlamasından bir süre sonra Kürtler, Doğu Anadolu''da bağımsız bir kuruluş meydana getirmek isterlerse ve onların bu istekleri "Cemiyet-i Akvam" tarafından kabul edilip, Osmanlılara tavsiye edilirse Osmanlılar, bu tavsiyeyi yerine getireceklerdir.

    Van, Erzurum, Bitlis ve Trabzon İllerinin bulunduğu alanda, bir Ermenistan Devleti kurulacak, sınırlarının tayini Amerika Birleşik Devletleri Başkanı''nın hakemliğine bırakılacak.

    Hicaz, bağımsız bir devlet olacak, Osmanlılar, Mısır üzerindeki bütün haklarından vazgeçecek, Suriye, Irak ve Filistin için alınan bütün kararları da kabul edecek.

    Oniki Ada İtalyanlara, Akdeniz''deki diğer adalar da Yunanlılara bırakılacak.

    İzmir, Türk Egemenliği''nde kalacak, fakat Osmanlı Devleti, egemenlik haklarını Yunanistan''a bırakacak, İzmir Kalelerinden birinde Türk Bayrağı dalgalanacak.

    Ayrıca Suriye Fransa''ya ve Irak İngiltere''ye veriliyordu. Sevr, ölü doğan bir antlaşma oldu. Türkiye''yi parçalayan ve Türk Ulusu''nun bağımsızlığını yok edip kölelik durumuna düşüren bu antlaşma, TBMM''nin direnç ve inancını arttırdı. Bu antlaşmanın Anadolu''da Ulusal Mücadele İradesi''ne kabul ettirilmesi ise olanaksızdı.

    İtilaf Devletleri, işledikleri tarihi yanılgıyı bir sure sonra göreceklerdi. TBMM, bu antlaşmayı hiç dikkate almadan Türk Ulusu''nun bağımsızlığını ve Misak-ı Milli''yi silahının gücüyle kabul ettirmek için mücadelesine devam etti.
  •  
      Bugün 3 ziyaretçi (4 klik) kişi burdaydı!  
     
    Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
    Ücretsiz kaydol